Pazartesi, Haziran 21

hep tek

bu ara çocukluğuma inmeye çalışıyorum:) mesela ilginçtir çocukluğumun her döneminde bir korkuya takılmışım. bi süre hap yutamamıştım. bi süre banyoda suyun altına girmekten korkmuştum nefes alamam diye. böyle uzayıp gidiyor işte:) bu yüzden insanlara hep tek çocuk yapmayın tavsiyesi veriyorum işte. arızaya uygun bi zemin:))) fazla yalnız kalmak insanın dengesini bozuyor. kafanın içinde fazla kalınca olmayan bi sürü şey türetebiliyorsun. detaylara fazlaca takılıyorsun.
aile fazla anlayışlıysa, beğenmediğin şartlara karşı dayanıksızlık geliştiriyorsun farkında olmadan. çünkü hiç şartlar seni zorlamamış. hep şartlar senin isteğine uygun hale getirilmiş. gereksiz korkular ediniyorsun. sevmediğin istemediğin şeylerle yüzleşemiyorsun bile. denemekten bile kaçıyorsun. çift kişilikli olabiliyorsun. inatçılık had safhada zaten:) canın fazla tatlı oluyor. aileden uzaklaşınca zaten asıl olay başlıyor. herşeyi sil baştan öğreniyorsun. herşeyi el yordamıyla öğrenmen gerekiyor. tek çocuk olmayanlardan hep bi adım geridesin. hayalgücün sana gerçek hayattan daha yakın. tokat yiye yiye hayalgücünden gerçek hayata geçiş süresince, pişman oluyorsun. keşke eskiye dönebilsem diye. hayat tat vermiyor. çok yavaş adapte oluyorsun. paylaşmak tat vermiyor. paylaşarak yapmak zorunda olduğun herşeyi görev icabı yapıyorsun. aslında çok titizsin ama insanlar seni umarsız ve geniş biri sanıyor. çünkü gerçekten umarsızca yapıyorsun işleri, paylaşırken. tek başına karar vermeden, karar vermiş gibi hissedemiyorsun. herşey yarım yamalak kalıyor zihninde.

özetle herşeyi çok abartıyorsun işte böyle:))

Hiç yorum yok: