tanıştırayım. aşağıdakiler orospu çocukları.
filmin belli bir noktasından sonrasını ağlayarak izledim denebilir. insanoğluna söverek devam ettim. dedim ki "insanlar birbirlerinin yaşamasına izin vermiyor.bu ne acaip bir canlı türüdür"
yeryüzünde yaşayıp da hem iyisi hem kötüsü olan tek canlı türü insan. öyle bir tür ki filmlerde bile hayvanları pis zihniyetiyle katil rolüne büründürüyor.
sonlara doğru bu mudur yani dedim. bu kadar mı senin intikam ateşin. sonra baktım bu kadar değilmiş. fikrimi değiştirdim. ama sonra hevesim yine kursağımda kaldı. sonra biraz düşündüm. beynini patlatmanın bir anlamı olsa gerek. adam diyo ki hay senin beyni sikeyim. (yine de hiç ama hiç tatmin etmedi!)
ama benim daha güzel bir fikrim var. ben olsam o yaratığı amerikan sapıklarına verirdim. gerisinin icabına onlar bakarlar zaten:)
oof of. yoruldum anasını satiim.
Pazar, Eylül 27
filmlere son noktaları koyan adam.
john murhpy. anladım ki büyük adamsın. her bomba filmde çıkıyorsun karşıma diyecektim ki "dirge"in sahibi "death in vegas"mış. ama hakikaten john murphy kokan bir şarkı. tabi yine soundtrack john murphy'ye ait. sadece son noktayı "death in vegas" koymuş
spor
bayramda eve gittiğimde babamla masatenisi finallerini izledik. yıllar önce içimde hiç rekabet duygusu olmadığı dönemde, masatenisinin benim için çok özel olduğunu bilsem de, turnuvalardan ne kadar nefret ettiğimi hatırladım. ve bu maçı izlerken, artık rekabetten korkmayan bir kıvama yıllar sonra geldiğimi anladım. çok özlemişim gerçekten. spor o kadar özel ve güzel bir meşgale ki, bu dünyada zamanını en iyi değerlendiren insanlar bence profesyonel olarak sporla ilgilenen insanlar.
Cumartesi, Eylül 26
yaşasın özgürlük
insanlar yorucu. hayvan olmak isterdim. ama insansız bir mekanda mümkünse. allah korusun evcil hayvan falan olurum, acırlar bana, evlerine alırlar (eksik olmasınlar).sonra başlarlar yemeğimi vermeye üşenmeye, bokumu temizlememeye, eşyalarından sakınmaya. madem bu kadar doğal evde hayvan beslemek neden sakınırsınız herşeyinizden. demek ki ortada doğru olmayan bişeyler var. ömrümün sonuna kadar hapsedersiniz beni, anlamazsınız da ihtiyaçlarımdan.
diyorum falan da, bunu bizzat yapan da benim.
diyorum falan da, bunu bizzat yapan da benim.
Salı, Eylül 22
Cuma, Eylül 18
tatiller
off keyfe gel! bugün erken çıkıyorum doktor için. akşama dışarı çıkarım. yarın da aile saadeti, bahçe, doğa. 4 gün boyunca!!
Perşembe, Eylül 17
seni nasıl bırakıcam?
Çarşamba, Eylül 16
ah kalbim
bugün aylardır sonlanmayan çarpıntılarım beni fazlaca endişelendirdi ve hastaneye gitmek zorunda kaldım. hala şanslı bi insan olduğumu öğrenmiş oldum. doğuştan gelen bi kalp kapakçığı gevşekliği söz konusu. hayati bir durum söz konusu değil yani. normalde çocukken beni hiç rahatsız etmeyen bu şeyin beni şimdilerde rahatsız etme sebeplerinden biri malum stres. artık başka etkenler varsa onlar da tahlillerde ortaya çıkarmışmış. neyse böyle zamanların en sevdiğim yanı hastayı derhal işten eve bırakıp, hırpalamaya bir gün ara vermeleri hehe:O)
Salı, Eylül 15
xox
benim favorim savaşın ortasında da öpüşebilen çift:))val kilmer'a oldum olası hayrandım zaten. bi de sanırım antonio banderas yemek yemekle öpüşmeyi karıştırıyor.
yaşlanmak
Sanırım umut olduğunu bilseydim, filmlerde havaalanına fırlayan aşıklar gibi peşinden koşardım:) sanırım değişiyorum. sonunun canımı acıtacağından neredeyse eminim üstelik.
Pazartesi, Eylül 14
Pazar, Eylül 13
Cumartesi, Eylül 12
@
blog neden tutulur? bi şarkıyı yıllar önce dinlediğin o anda aldığın kokuyu tekrar alabilmek için..zamanı durdurabilmek için. fotoğraf çekmek gibi..hayatının hikayesini okuyabilmek için. çünkü zaman değerli.
herşeyi birbirine karıştırıyoruz a.k. siz birbirinizi "tweet"leyin canlarım.
herşeyi birbirine karıştırıyoruz a.k. siz birbirinizi "tweet"leyin canlarım.
ilk evimizin bahçesinde bir dolu çocukla dolu dolu çocukluk yıllarım... aslında çok şanslı olduğumu, ama aynı zamanda hayatıma giren insanlara karşı çok vefasız olduğumu da görüyorum. geçmişten geleceğe aslında hep fakirleşiyoruz. çünkü birbirimizi her geçen gün daha az seviyoruz. çünkü bilincimiz hislerimizi kalbimizi ezip geçiyor. insan en çok safken mutludur.
aslında şimdiki çocukların da benim çocukluğumun gerçekliğini yakalayamayacağını görüyorum. şanslı olan biziz. çünkü biz gerçek insanlardık o zamanlar. artık sanal gerçekliğin içinde sanal insanlarız. biraz olsun gerçek olabildiğim için mutluyum.
these days
kuzenlerimle bon jovi dinlediğimiz zamanları özledim.
http://www.youtube.com/watch?v=BNrCN9WhNKE
http://www.youtube.com/watch?v=BNrCN9WhNKE
Çarşamba, Eylül 9
sonunda
zaman yavaşladı sanki. biraz keyiflendim sanki çok uzun zaman sonra. üstelik sadece benden ötürü.
düzen=sakinleştirici
lan huzurluyum sonunda. hayatımın kontrol altında olduğu bir mekan var:odam. evet nerdeyse 30 yaşındayım ama çocuk olmayı hep sevdim hep sevicem.
Salı, Eylül 1
marmaris 2009 - anıcıklar
nirvana beach içmeler 2311 joy areena yavru ceylan mojito chopper romeo gürsel abi justin orkun diana ışıkçı dj ahmet jet-ski memories yalınayak akvaryum tektonik 29.5tl tavla klima 2312 varan kulaklık çekme helva turunç tuzluk süper t bebeğim ramazan amos minnoş cırcır böceği fortuna beach mars
uzaylı kedi
kedimin uzaylı sevgilisi tarafından saldırıya uğradım! bacağımda freddy krueger tarafından yapılmış gibi duran bi kesik var.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)