Pazar, Temmuz 5

kaçma benden zaman

zamanla ilgili çok ciddi problemlerim var. zamanın yarışılması gereken bişey olduğunu ve benim onu asla yenemicemi düşünüyorum. o yüzden her cumartesi, ertesi gün erken kalkıp bi sürü şey yapıcaağıma söz veriyorum. ama sonra pazar gününün uyuyabileceğim tek gün oldugu konusunda vicdanımı ikna edip, geç kalkıyorum. sonra geleneksel balkon kahvaltısı keyfimizi yapıyoruz. sonrası çok flu:)) zamanı belirlenmiş hedeflerle harcamaya kıyamıyorum. o yüzden genelde bilgisayar karşısında oturarak, hiçbişey yapmayarak harcarken zamanın daha yavas geçtiğine kendimi inandırıp, saat ibresini kesip duruyorum. huzursuzum. öyle ya da böyle geçen zamanın keyfini süremiyorum. aklım tiksinç haftaiçi mesai saatleri konusuna kayıyor. daha dogrusu bilinçaltımda hep beni bekleyen bu konuya şöyle bi göz atıp, sonra kendimi oyalamaya devam ediyorum. görmezlikten gelir gibi, saklanarak oyalanıyorum. cesaretim yok zamanımı kullanmaya. kenarda duruyorum. izleyenlerdenim yani. kötü ya. hiç memnun değilim bu ya hep ya hiççi tavrımdan. o yüzden genelde değişmek için kendime yüksek, imkansız gibi görünen, değişik hedefler seçiyorum. hayat çok güzel biliyorum da biz gerizekalıyız. en azından ben öyleyim onu biliyorum:)


Hiç yorum yok: